Blog Archive
- 2010 (115)
-
2009
(203)
- 12/20 - 12/27(23)
- 12/13 - 12/20(13)
- 11/15 - 11/22(40)
- 11/08 - 11/15(17)
-
10/04 - 10/11(110)
- Japon Mucizesi El Yapımı Klavyeler
- ışıldayan giysiler
- süper koltuk
- ilginç uzay araçları
- güneş enerjili arabalar
- dev eşyalar
- efes kutularından neler yapılır
- cep telefonu deneyi
- kitaplardan tabure yapımı
- güneş kavanozu
- kartondan yapılan tasarımlar
- Buhar Makinesi
- riba hastalarını taşıyor
- asker robot
- bilgisayarın icadı
- elektrik üretimi deneyi
- zıpla
- zıpla
- Cabir İbn Hayyan
- Michael Faraday
- Sir Joseph John Thomson
- Diofantos
- Niels Bohr
- James Clerk Maxwell
- James Chadwick
- Wolfgang Pauli
- Ctesibios
- Nicolaus Copernicus
- Ernest Rutherford
- Anders celsıus
- Jean-Baptiste de LAMARCK
- William Harvey
- Charles Francis Richter
- Amadeo Avogadro
- Jean Piaget
- Charles Augustin de Coulomb
- Gmail Otomatik Cevirme
- Gmail'den sms
- DİNİ GOOGLE
- googlede encok aranan
- Google SandBox
- Google sandbox kurtulması
- orion algoritması
- google etiketli arama
- Nicolaus Copernicus
- USB Port Nedir?
- Ethernet Nedir?
- Splitter nedir?
- Wireless network nedir?
- Wi-Fi Nedir?
- Public Domain Yazılımlar
- Freeware Yazılımlar
- Shareware Yazılımlar
- Tryware Yazılımlar
- Poscardware Yazılımlar
- Patch Yazılımlar
- port nedir?
- Virüslerle ilgili Internet bağlantı adresleri
- Virusle İlgili Bazı Bilgisayar Terimleri
- Bilgisayarlar virüslere karşı nasıl korunur?
- Firewall (Güvenlik Sistemleri) Nedir?
- Truva Atı ( Trojan ) nedir?
- virüs nedir?
- Bilgisayara Virüs Bulaştığı Nasıl Anlaşılır ve Nas...
- DEBUG ile Programlama
- Tarihte Bilgisayar Hataları
- Nasıl Açık Kaynak Kod Yazılımcısı Olunur?
- Kısa Bir Bilgisayar Tarihi
- Türkçe F Klavyenin Ölümü
- Klavye İngilizce Oldu, Nasıl Türkçe Olur(bilgisayar)
- Yazar İsimlerinde Geçen Harf Sıklığı ve Sık Rastla...
- Üretkenlik Hormonu ve Eğitimin Ötesi
- Elektronik Mektup Nasıl Yazılır
- cep teleefonu için şarj aleti aramaya son
- eczacı robot
- LG GD910 JAMES BOND KOLSAATİ
- cep telefonlarında projektör devri
- windows xp tarih oluyor
- nokıa'nın liderlik tahtı tehlikede
- herkes gitar çalabilir
- T-MOBİLE G2
- böyle klavye görmediniz
- 5 yılda insan hayatına girecek 5 buluş
- ev alma telefon al
- anahtarı unutma derdine son
- el ısıtıcısı
- tekerlekli sandalye kullananlar için araba
- ısıtıcılı dağ kıyafeti
- kartopu makinesi
- kurşun geçirmez çeket
- kıyafetleri giymeden deneyin
- kadınlar için koruma ceketi
- ısıtmalı pantolon
- büyüyen ayakkabı
- uykuyu algılayan araba
- damar bulucu
- Cep telefonu erkeklerde kısırlık yapıyo
- rusya nanoteknolojide zirveyi hedefliyor
- artık herkes casus
- Çelikten 10 milyar kat güçlü yıldız kabuğu
Backling
Dost siteler
Kategoriler
Çevirici
Bölüm
- BİLGİSAYAR (28)
- BİLİM ADAMLARI (52)
- BİYOTEKNOLOJİ (6)
- CEP TELEFONU (14)
- FACEBOOK (12)
- GOOGLE (16)
- İCATLAR (15)
- İNTERNET (20)
- MİCROSOFT (4)
- NANO TEKNOLOJİ (7)
- ROBOTLAR (3)
- TASARIM (5)
- TEKNOLOJİ (64)
- TEKNOLOJİ-LİNKLERİ (8)
- VİDEO (55)
- YENİ BULUŞLAR (4)
- YENİ İCATLAR (5)
7 Ekim 2009 Çarşamba
Cabir İbn Hayyan
Cabir İbn Hayyan
Yapmış olduğu kuramsal ve deneysel araştırmalarla kimyanın gelişimini büyük ölçüde etkilemiş olan Câbir ibn Hayyân'ın hayatı hakkında pek fazla bir bilgiye sahip değiliz. Diğer Müslüman bilginler ve kimyacılar gibi, Câbir de, Aristoteles'i izleyerek maddeyi dört unsur (toprak, su, hava ve ateş) kuramıyla açıklamaya çalışmış ve bu unsurların nitelikleri (kuru-yaş ve soğuk-sıcak) farklı olduğu için bunların birleşmesinden oluşan maddelerin de farklı özelliklere sahip olduğunu belirtmiştir. Hellenistik dönem simyagerlerinden de etkilenmiş olan Câbir ibn Hayyân, Yeryüzü'ndeki bütün maddeleri 3 ana grupta toplamıştır:..Devamını oku...
Alkol gibi uçucu olan gazlar.
Altın, gümüş, bakır ve kurşun gibi metaller.
Bazı boya maddeleri gibi, uçucu ve metalik olmayan ara maddeler.
Cabir ibn Hayyan'a göre, bütün maddeler doğada saf olarak bulunmaz ama damıtma işlemiyle onları saflaştırmak olanaklıdır; ayrıca sadece cansızları oluşturan maddeler değil, canlıları oluşturan maddeler de damıtılabilir. Söylediğine bakılırsa, suyu 700 defa damıtmış ve sonuçta bu unsurdaki yaşlık niteliğini yok ederek, sadece soğuk niteliğini içeren saf elementi elde etmeyi başarmıştır. Organik kökenli maddeleri damıtmak suretiyle, Câbir'in çeşitli boyaları, yağları ve tuzları elde ettiği bilinmektedir.
Câbir ibn Hayyân metallerin oluşumunu, daha önce de söz konusu edilen kükürt-cıva kuramıyla açıklamak istemiştir. Bilindiği gibi, kükürt-cıva kuramının kökeninde, Yunan Dünyası'nda özellikle Pythagorasçılar tarafından savunulmuş olan ikilem görüşü bulunmaktadır; bu görüşe göre, her şey, kadın-erkek ve iyi-kötü gibi ikilemler çerçevesinde oluşur ve anlaşılır. Bu görüş daha sonraları, 16. yüzyılda Paracelsus (1493-1541) ve onu destekleyenler tarafından yeniden ele alınacak ve bu temel üzerinde, yeni bir ikilem olan Asit-Baz Kuramı biçimlendirilecektir.
Metallerin oluşumunu açıklamak maksadıyla ortaya atılmış olan kükürt-cıva kuramına göre, altın, gümüş ve bakır gibi metallerin birbirlerinden farklı olmalarında, bunların temelini teşkil eden kükürdün farklılığı kadar, oluşmaları sırasındaki ısı farkları ve Güneş ışığı da önemli bir rol oynar. Yeni bir metal meydana getirmek üzere birleşen kükürt ve cıva daha önceki özelliklerini terkederek yeni bir birim oluştururlar.
Câbir'in bildiği metaller altın, gümüş, bakır, demir, kurşun ve kalaydan ibarettir. Kimya alanına önemli katkılarda bulunmuş olmakla birlikte, Câbir de tipik bir simyager gibi el-iksir elde etmek üzere birçok deney yapmış ve çeşitli el-iksir formülleri geliştirmiştir. Câbir ibn Hayyân'ın yapmış olduğu araştırmalar sonucunda, kimya bilimine yapmış olduğu katkıları üç madde altında toparlamak olanaklıdır:
Element görüşünün oluşmasına yardımcı olmuştur.
Deneylerinde, ölçü ve tartı işlemleri üzerinde hassasiyetle durduğu için, nicelik anlayışının güçlenmesini sağlamıştır.
Çalışmaları sırasında geliştirmiş olduğu yeni aletlerle kimya teknolojisinin ilerlemesine aracı olmuştur.
Yapmış olduğu kuramsal ve deneysel araştırmalarla kimyanın gelişimini büyük ölçüde etkilemiş olan Câbir ibn Hayyân'ın hayatı hakkında pek fazla bir bilgiye sahip değiliz. Diğer Müslüman bilginler ve kimyacılar gibi, Câbir de, Aristoteles'i izleyerek maddeyi dört unsur (toprak, su, hava ve ateş) kuramıyla açıklamaya çalışmış ve bu unsurların nitelikleri (kuru-yaş ve soğuk-sıcak) farklı olduğu için bunların birleşmesinden oluşan maddelerin de farklı özelliklere sahip olduğunu belirtmiştir. Hellenistik dönem simyagerlerinden de etkilenmiş olan Câbir ibn Hayyân, Yeryüzü'ndeki bütün maddeleri 3 ana grupta toplamıştır:..Devamını oku...
Alkol gibi uçucu olan gazlar.
Altın, gümüş, bakır ve kurşun gibi metaller.
Bazı boya maddeleri gibi, uçucu ve metalik olmayan ara maddeler.
Cabir ibn Hayyan'a göre, bütün maddeler doğada saf olarak bulunmaz ama damıtma işlemiyle onları saflaştırmak olanaklıdır; ayrıca sadece cansızları oluşturan maddeler değil, canlıları oluşturan maddeler de damıtılabilir. Söylediğine bakılırsa, suyu 700 defa damıtmış ve sonuçta bu unsurdaki yaşlık niteliğini yok ederek, sadece soğuk niteliğini içeren saf elementi elde etmeyi başarmıştır. Organik kökenli maddeleri damıtmak suretiyle, Câbir'in çeşitli boyaları, yağları ve tuzları elde ettiği bilinmektedir.
Câbir ibn Hayyân metallerin oluşumunu, daha önce de söz konusu edilen kükürt-cıva kuramıyla açıklamak istemiştir. Bilindiği gibi, kükürt-cıva kuramının kökeninde, Yunan Dünyası'nda özellikle Pythagorasçılar tarafından savunulmuş olan ikilem görüşü bulunmaktadır; bu görüşe göre, her şey, kadın-erkek ve iyi-kötü gibi ikilemler çerçevesinde oluşur ve anlaşılır. Bu görüş daha sonraları, 16. yüzyılda Paracelsus (1493-1541) ve onu destekleyenler tarafından yeniden ele alınacak ve bu temel üzerinde, yeni bir ikilem olan Asit-Baz Kuramı biçimlendirilecektir.
Metallerin oluşumunu açıklamak maksadıyla ortaya atılmış olan kükürt-cıva kuramına göre, altın, gümüş ve bakır gibi metallerin birbirlerinden farklı olmalarında, bunların temelini teşkil eden kükürdün farklılığı kadar, oluşmaları sırasındaki ısı farkları ve Güneş ışığı da önemli bir rol oynar. Yeni bir metal meydana getirmek üzere birleşen kükürt ve cıva daha önceki özelliklerini terkederek yeni bir birim oluştururlar.
Câbir'in bildiği metaller altın, gümüş, bakır, demir, kurşun ve kalaydan ibarettir. Kimya alanına önemli katkılarda bulunmuş olmakla birlikte, Câbir de tipik bir simyager gibi el-iksir elde etmek üzere birçok deney yapmış ve çeşitli el-iksir formülleri geliştirmiştir. Câbir ibn Hayyân'ın yapmış olduğu araştırmalar sonucunda, kimya bilimine yapmış olduğu katkıları üç madde altında toparlamak olanaklıdır:
Element görüşünün oluşmasına yardımcı olmuştur.
Deneylerinde, ölçü ve tartı işlemleri üzerinde hassasiyetle durduğu için, nicelik anlayışının güçlenmesini sağlamıştır.
Çalışmaları sırasında geliştirmiş olduğu yeni aletlerle kimya teknolojisinin ilerlemesine aracı olmuştur.

Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bu Yazıyı Paylaş:
!>!>
0 yorum:
Yorum Gönder